26 Nisan 2016 Salı

23 Nisan Beypazarı, Nallıhan Kuş Cenneti ve Sarıyar Barajı Gezisi

Herkese selam,

OKGT olarak 2016 yılının ilk büyük gezisini Ankara'nın Beypazarı ve Nallıhan ilçelerinde yaptık. 18 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz geziyi kaçıranlar üzülebilir =) Türkiye'nin en büyük yırtıcı kuşlarından bazılarını ve "karabatak ağaçlarını" izleme fırsatı bulduğumuz bu gezi bir yayını fazlasıyla hak ediyor! İyi okumalar.

Gezi için sabah 07:30'da yola çıktık. Katılımcıların hepsini toplamak vakit alsa da yola vaktinde koyulduk. Sabahın kör bir saati olmasına rağmen çok eğlenceli bir servisimiz vardı. Merve'yle Göktüğ'un bitmeyen atışmaları, Doğucan'ın gecikmeyle ilgili sürekli suçlanması ve yol kenarında kızıl şahin arayan gözler. İşte serviste çektiğimiz bir fotoğraf. Fotoğraf. Fikriye Kepenek'ten.



OKGT Servisi


Yolda kısa bir mola verip poğaça stokladıktan sonra hemen yola çıkıp İnözü Vadisi'ne ulaştık. Vardığımızda saat biraz geç olmak üzereydi ve hava biraz kapalıydı. Yine de Sarakoz Vadisi'ne girer girmez kuş sesleriyle karşılandık. Her adımda küçük akgerdanlı ötleğen, çıvgın ve bülbül sesleriyle ilerledik. Harika bir yürüyüş yaptık vadi boyunca. Türkiye'nin en büyük kuşu olan ve 3 metreye yaklaşan kanat açıklığı olan kara akbabayla çoğu üyemiz ilk defa burada tanıştı. O kara akbabanın ve Sarakoz'da gördüğümüz türlerden bazılarının fotoğrafları aşağıda. Fotoğraflar Mustafa Yaman'dan. 



 Kara akbaba



 Sesiyle meşhur bülbül



 Dramatik kınalı keklik =) 



Vadi boyunca çok güzel zaman geçiren ve heyecanlı olan bir ekibimiz vardı. Sarakoz'da çekildiğimiz fotoğrafların bazıları aşağıda. Fotoğraflar birçok üyemizden.


 OKGT Sarakoz'da



Aktör çehreli üyemiz Faysal Dağ ve OKGT




Göktuğ kızıl geyik hayallerini anlatıyor =)



Sarakoz'dan çıkar çıkmaz İnözü'nde bir sürpriz bizi bekliyordu. Bir küçük akbaba yuvası! Yuvayı ve yuvayı ziyaret eden bireyleri uzun uzun izledik. Sonrasında ise daha çok yuva! Angıt, leylek ve kara leylek yuvaları! Tam kara leylek ve küçük akbabayı yuvalarında izlediğimiz sırada yeni üyemiz Birkan Uçar'ın deyimiyle "belgesellerden fırlama" bir sahneye tanık olduk. Yuvasının yakınına gelen bir kuzgunu kovalayan dişi bir kerkenez. Mangal yürekli Anadolu kadınlarına çekmiş olacak ki kendinden neredeyse iki kat büyük olan bir kuzgunu dakikalarca taciz etti ve kovaladı. Kuzgun oraya geldiğine çok pişman olmuş olsa gerek. Onların dalaşını izlemek ise gerçekten belgesel izlemek gibiydi. İşte topluluğumuzun İnözü Vadisi'nde çekilmiş fotoğrafları. Fotoğraflar farklı üyelerimizden.



 OKGT küçük akbaba yuvası izliyor



 OKGT kerkenez kuzgun dalaşını izliyor



 Her yer akbaba



OKGT İnözü'nde


İnözü'ne gelmişken derenin kenarındaki restoranlarda bir çay molası vermeden devam edemezdik. Orada o güzel vadide oturup gördüğümüz türleri saydık ve biraz muhabbet ettik. İnözü ve Sarakoz vadilerinde gördüğümüz türlerin tam listesine buradan bakabilirsiniz. İnözü'nde verdiğimiz güzel moladan fotoğraflar ise aşağıda. Fotoğraflar Fikriye ve Faysal'dan.



 OKGT İnözü'nde



Götkuğ yine kızıl geyik anlatıyor =) 



Moladan sonra biraz hayal kırıklığı yaşadık ne yazık ki. Çöplüğün kapatılmış olması akbabaları doya doya izleme fırsatımızı yok etti. Ne kadar arasak da açık bir çöplük bulamadık. O yüzden çok vakit kaybetmeden ikinci durağımız olan Nallıhan Kuş Cenneti ve Sarıyar'a doğru hareket ettik. Nallıhan'a vardığımızda gördüklerimize inanamadık! Binlerce karabatak ve balıkçıl orada yuvalarını yapmıştı! Her yer kuş kaynıyordu! Çeltikçiler, balıkçıllar, karabataklar, leylekler! Teleskobumuzu kenara kurup bölgeyi bol bol izledik. Yuvada mama bekleyen karabataklar, yalnız ak pelikan ve beslenme derdinde olan çeltikçiler...OKGT kuşa doydu ve çöplüğün moral bozukluğunu üzerinden attı. Harika bir manzaraydı! Herkes istediği kadar kuş izleme fırsatı buldu. Herkesin yüzü gülüyordu =) İşte orada çekildiğimiz fotoğraflar ve teleskoptan çektiğimiz bazı kuş fotoğrafları. 



 Her yer kuş! 



 OKGT Nallıhan Kuş Cenneti'nde



Faysal iş başında =) 



 Karabataklar ve gri balıkçıl - Teleskoptan



Yalnız ak pelikan - Teleskoptan



Nallıhan'ın florasının bir parçası olan karabatak ağaçları =) - Teleskoptan



Nallıhan Kuş Cenneti'nin hedef türü ise Türkiye'deki en büyük kartal türü olan akkuyruklu kartaldı. Sarıyar Baraj Gölü kenarında yuvaladığı bilindiğinden gözlerimiz hep onu arıyordu yukarıda. Tam o sırada üç tane genç akkuyruklu kartal tepemizde belirdi. Çok kötü ışığımız olsa da hepimiz bu güzel kuşu izleme fırsatı bulduk. İşte Mustafa Yaman'ın çektiği akkuyruklu kartal fotoğrafı.


Genç akkuyruklu kartal



Akkuyruklu kartalı da izledikten sonra rotamızı son durağımız olan Sarıyar Baraj Gölü'ne çevirdik. Orada hem akkuyruklu kartal yuvasını gördük hem de karabatakların yuvalarında taşırken düşürdükleri/attıkları balıklarla dolu bir arazide yürüdük. Sanki gökten balık yağıyordu =) Tepeye çıktıktan sonra ise manzaranın tadını çıkarttık. Ayaklarımızın altında Sarıyar Baraj Gölü varken çekildiğimiz fotoğraflardan bazıları aşağıda. Fotoğraflar farklı üyelerimizden.



 Selim ve Merve balıklı yolda =)



 OKGT Sarıyar'da



 Sarıyar Baraj Gölü



 OKGT Sarıyar'da



  OKGT Sarıyar'da



 Berivan Çelik =)



 OKGT Sarıyar'da



Nallıhan ve Sarıyar'la birlikte günün gözlem kısmını bitirmiş olduk. Onlarca türden binlerce kuşu bir arada görmenin mutluluğuyla bitirdik günü. Herkes çok memnun ve mutluydu. Sarıyar ve Nallıhan'da yaptığımız gözlemin kayıtlarına bu linkten bakabilirsiniz. Gözlemleri bitirdikten sonra Ankara'nın en önemli çekim merkezlerinden olan Beypazarı'na gidip harika bir yemek yedik ve alışveriş yaptık. Tabi ki fotoğraf da çekildik =) İşte Fikriye Kepenek'ın fotoğrafları. 



OKGT Beypazarı'nda



Böylece 2016 yılının ilk büyük gezisini bitirmiştik olduk. Topluluk olarak yeni üyelerimizin ve konuklarımızın yüzlerinin güldüğünü ve mutlu olduklarını görmek bizler için paha biçilemezdi. Muhteşem bir ekibimiz vardı. Harika bir gün geçirdik ve harika şeylere tanıklık ettik. Birçok kuş türünü doya doya izleme fırsatı bulduk. Sıradaki gezimiz Trakus'un Kayseri kampı olacak. Sabırsızlanıyoruz! Etkinliklerimizden haberdar olmak için Facebook sayfamızı beğenmeyi unutmayın. Herkese bol kuşlu günler!

Kaan

4 Nisan 2016 Pazartesi

Tanışma Gözlemi 2016

Herkese merhaba,

ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu olarak yıllar sonra ilk defa bir tanışma gözlemi yaptık ve gösterilen ilgi çok büyüktü! 27 kişinin katılımıyla 03.04.2016 sabahı ODTÜ Yalıncak'ta yaptığımız tanışma gözlemimiz kocaman bir blog yayınını hak ediyor. İşte yayınımız. Umarım severek okursunuz =) Herkese iyi okumalar.

Öncelikle tanışma gözlemimize katılan herkese teşekkür etmek istiyoruz topluluk olarak. Gerçekten çok ilgili bir grup vardı =) Saatimiz kuş gözlem için biraz geç olsa da, çok kalabalık olsak da, çok fazla kuş görme fırsatı bulamasak da biz harika zaman geçirdik! Umarım gözleme katılan konuklarımız için de öyle olmuştur. Gözlemimiz sırasında yeni üyelerimizi ve konuklarımızı hem kuş gözlemle, hem topluluğumuzla tanıştırdık hem de onlara ODTÜ ormanı, Yalıncak Köyü ve göletle ilgili bilgi verdik. Sabah 09:15'te başlayan gözlememiz yaklaşık 3 saat sürdü. Yüzme havuzundan başlayıp Refika Aksoy yurdunda biten gözlem rotamız Yalıncak Köyü'nü ve göleti de kapsıyordu ve uzunluğu yaklaşık 5.5 kilometreydi. Rotamızın uydu görüntüsü üzerinde işaretlenmiş halini aşağıdaki resimde görebilirsiniz.


Gözlem rotası


Sabahleyin ev sahibi olarak biraz erken gidip insanları karşılamak istedik. 08:30 gibi topluluk üyelerimiz buluşma yerinde toplanmaya başladı. Ben ve arkadaşlarım buluşma yerine geldiğimizde bizden önce oraya gelenleri gördük. Aralarında ise çok özel birisi vardı. Tam bir cumhuriyet kadını adabı ve edasına sahip bir hanımefendi...Tuğba Kiper. Bir ODTÜ mezunu. Bizden iki nesil önce dünyaya gelmiş ama belki de beş nesillik bir bilgi birikimi farkı atmış bizlere. Tanışır tanışmaz anlatmaya başladı. Kendisi ODTÜ ormanını ilk fidanları diken öğrencilerden. Rektör Kemal Kurdaş'ın sabahları toplayıp ağaç dikmeye götürdüğü ve ormanımızı borçlu olduğumuz o efsane nesilden. Çok hikaye anlattı bize o günlerle ilgili. Kendisi aynı zamanda uzun yıllardır kelebek gözlemcisi ve ağaçlar konusunda çok bilgili. Gözlem boyunca bilgilerini sürekli bizimle paylaştı. Çok güler yüzlü ve konuşkan birisi aynı zamanda. 6 kilometreye yaklaşan rota onu hiç yormamış olacak ki gözlem sonunda bizden ayrılıp kelebek gözlemine devam etti =) Bu değerli misarifimizden biraz bahsettikten sonra etkinliğimize geri döneyim. Yine çok değerli olan okulumuz öğrencileri ve kuş gözlem meraklısı konuklarımızdan oluşan ekibimizi tamamlar tamamlamaz yola çıktık yüzme havuzundan. Yola çıkmadan önce onlara kısaca kuş gözlem ve dürbün kullanımı konusunda bilgi verdik tabi ki. Güne kalitesiyle farkını sürekli hissettiren Kama marka dürbünlerimiz damgasını vurdu =) Kullanan arkadaşlardan 5 yıldız aldı Kama dürbünlerimiz. Fakat kötü bir haberim olacak =( Ne yazık ki yakında onları Olympus veya Nikon dürbünlerle değiştirmeyi planlıyoruz =D Hızlı olun ve Kama dürbünler gitmeden siz de OKGT ile gözleme gelin!

Biraz kalabalık olduğumuzdan biraz da saat geç olmaya başladığından kuşları çok fazla izleme fırsatımız olmasa da kuşlar birer ikişer bize kendilerini gösterdiler. Gözlem boyunca tam 24 tür gördük veya duyduk. Grubumuz büyük olduğu için ve herkese her kuşu dinletip gösterme fırsatımız olmadığı için bu sayı gözleme gelenleri şaşırtabilir. Gözleme gidenler kafa kafaya verip türlerimizi topladık ve sonunda 24 tür çıktı sonuçta. Çok fazla kuş izleme fırsatımız olmasa da okulumuzda üreyen en büyük kuş olan kızıl şahin ve her daim kendisini gösterip günü kurtaran kerkenez sağ olsun kuş gözlemle yeni tanışan arkadaşlarımıza bir şeyler gösterebildik. Gördüğümüz türlerin tam listesi için http://ebird.org/ebird/view/checklist?subID=S28745165 linkine göz atabilirsiniz. Fakat çok fazla izleme fırsatı bulamadığımız için gözlem günü ve daha öncesinde çekilmiş fotoğrafları paylaşmakta fayda olacağını düşündüm. İşte gözlem günü gördüğümüz kuş türlerinden bazılarının fotoğrafları. Fotoğraflar OKGT arşivinden ve görünmez fotoğrafçı Umut Tank'tan. Kamuflaj giydiğinden Umut'u çok görmemiş olabilirsiniz bu arada ama o bütün gün bizimleydi =)



Karatavuk - Arşiv




 Alaca ağaçkakan - Arşiv




 Alakarga - Arşiv




 Kerkenez - Umut Tank




 Kızıl şahin - Umut Tank 




Büyük baştankara - Arşiv



Bu türlerin bazısını hepimiz görüp bol bol izleme fırsatı bulsak da bazılarımız göremedik ne yazık ki. Göremeyenler hiç üzülmesinler. Çünkü biraz daha az kalabalık olduğumuz ve daha sessiz hareket ettiğimiz zaman aslında kuşların neredeyse hepsi dürbünle çok rahat izlenebilecek mesafede ve hatta çıplak gözle izlenebilecek mesafede oluyorlar. Fotoğrafçılar için ise güzel pozlar verebiliyorlar. O yüzden gözlemlere geldikçe rengarenk ve cıvıl cıvıl sesli kuşları görmeye doyacaksınız. Sakın merak etmeyin =) 

Gözlem boyunca çok hevesli bir grupla birlikteydik. Onlara kuşlar konusunda elimizden geldiği kadar bilgi vermeye çalıştık. Grupça yolda durup kimi zaman kuş seslerini dinledik kimi zaman da kuşları izledik. İşte o hevesli grubumuzun fotoğrafları. Fotoğraflar Tuğba Kiper ve Umut Tank'tan.




 Konsantrasyon


Kerkenez aranıyor



Hızlıca geçen yolumuzun sonunda kendimizi Yalıncak Köyü'ne attık. Şehri tepeden görebilecek kadar yüksekte olan ve şehir gibi kokmayan güzel köy. Yakında her yeri insan boyu efeleklerle dolacak olan köy. 15 gün sonra kuş sesinden başka bir şey duyamayağınız köy. Orada molamızı verip öğle yemeklerimizi yedik. Dört mevsim tertemiz su akan köy çeşmemizden su içtik. Ayrıca insanlara köyün hikayesini anlattık. Bu arada bol bol fotoğraf çekildik tabi ki. İşte onlardan bazıları. Fotoğraflar Tuğba hanımın ve Umut'un kamerasından. 



 OKGT Yalıncak'ta




 OKGT Yalıncak'ta




 OKGT Yalıncak'ta




 OKGT Yalıncak'ta




OKGT Yalıncak'ta



İşte böyle harika bir grupla birlikteydik tanışma gözlemimizde. Molamızı öğle sıcağına kalmadan bitirdik ve yola koyulduk işte tam o sırada sağ tarafımızda kalan gri ve soluk şehri yukarıdan gördük. Birkaç saat sonra oraya dönecek olmanın verdiği huzursuzluğun köklenmesine izin vermedi Yalıncak'ın güzelliği bir kere daha. Yolumuza devam edip gölete ulaştık. Gölet kenarında tüm gruba gölette sürmekte olan ASELSAN aktiviteleri ve oradaki doğal hayata vermekte olduğu zarardan bahsettik. Grup anlattıklarımızı pürdikkat dinledi. Bazılarının orada bir gölet olduğundan, o göletin okulumuzda Eymir Gölü hariç yegane su gövdesi olduğundan ve orada yapılan silah menzil denemelerinden haberi bile yoktu. Gölette hiç su kuşu göremeyince ve anlattıklarımızı dinleyince hepsi durumu anladı. Bu gölette süregelen bu deneyleri ve oradaki o insan varlığının hepten sona ermesini sağlayacak olan tohumlar belki de bu gözlemde atıldı. Bu konuyla ilgili bir hareket kararı almanın zamanı geldi. Gölet kenarında hem bunları konuştuk hem de oradaki eski çulhakuşu yuvasını insanlara yakından gösterme fırsatı bulduk. İşte fotoğraflarımız. Fotoğraflar yine Tuğba hanımın kamerasından.



 Harika insanlar



Çulhakuşu yuvası


Yayının başında da yazdığım gibi Tuğba hanım kelebek gözlemcisi. Arkadaşı Hanife hanım da öyle. Tuğba hanım ve Hanife hanım gözlem boyunca bize kelebekleri gösterip tanıttılar sağ olsunlar. Ayrıca civarda sadece okulumuzda bulunan bir kelebek türünün olduğunu bile öğrendik. İşte gün boyunca karşılaştığımız kelebek türlerinden üç tanesinin fotoğrafı. Fotoğraflar Tuğba hanımdan.



Kırlangıçkuyruk - Diken kelebeği - Yalancı Apollo 



Göleti de geçtikten sonra gözlemimizi Refika Aksoy yurdunda sonlandırdık. Gözlem gerçekten çok keyifliydi bizler için. Topluluk olarak hem yeni üyelerimizle hem de dışarıdan gelen konuklarımızla tanışmaktan çok mutlu olduk =) Onlara okulumuzun doğasını, kuşlarını, tarihini anlatma fırsatı bulduk. Okulumuzun Ankara içinde adeta bir vaha olduğunu ve onu neden korumamız gerektiğini anlattık. Tam gözlem bitecekken karşımıza çıkan ve çok utangaç olmayan karatavuk sağ olsun gözlemimizi çok güzel bitmiş oldu. Yeni üyelerimizle birlikte ilk etkinliğimizde tekrardan görüşmek üzere. Çok büyük ihtimalle Beypazarı ve civarını ziyaret ediyor olacağız sıradaki etkinliğimizde. Geziyle ilgili ayrıntılı bilgi için Facebook sayfamızı ve grubumuzu takip ediyor olun. Herkese bol kuşlu günler! 

Kaan